Meg Cabot : Uğursuz

                  

TANITIM

JEAN HONEYCHURCH'ün sıkıcı ismi dışında nefret ettiği tek şey, lakabıydı: Uğursuz. 

Şanssızlık, gittiği hiçbir yerde yakasını bırakmıyordu zaten Jean de sırf bu yüzden New York'a, teyzesi ve eniştesinin yanına taşındığına seviniyordu ya.

 Belki de ülkenin diğer ucundayken talih bir gün Uğursuz'a gülerdi. Ya da en azından Uğursuz, kendi yaşadığı kasabada yol açtığı kargaşadan ve kötü ününden kurtulmuş olurdu.

Fakat anlaşılan, dertler ve belalar New York'a kadar onu takip etmişti. Ve bu belalar da, ailenin günah keçisini evinde görmekten memnun olmayan kuzeni Tory'ye büyük sıkıntı yaratmıştı. Güzeller güzeli, göz alıcı Tory'nin tehlikeli bir sırrı vardı -Uğursuz yüzünden ortaya çıkacak olan bir sırdı bu.

Uğursuz zamanla, kaçtığı şeyin yalnızca kötü şans ve talihsizlik olmadığını farketti. Daha kötücül, daha sinsi bir şeyler vardı? Ve doğduğu günden beri taşıdığı, adına lanet dediği bir aile sırrı, kim bilir, belki de onu kurtarabilecek tek güçtü.

YORUMUM

     Meg Cabot'ın daha önce "İlk Görüşte Aşk" ve "Cehennemde Balo Geceleri (kısa hikaye)" eserlerini okumuştum ve çok da sevmiştim.

     Uğursuz 305 sayfalık kısa,öyle çok derin diyalogların olmadığı kolay okunulabilir bir kitaptı.Ve kesinlikle zaman kaybıydı.Daha çok 11-12 hadi 13 olsun yaşları için belki çok daha iyi olabilir.

         Nedenlerini aşağıda yazıcam ama bunu yaparken büyük ihtimalle bütün kitabı anlatmış olucam.O yüzden kitabı okuyacak olanlar bu yazının devamını okumasın.

-SPOILER-

        

    Sevmememin en büyük sebeplerinden birisi Jean.Bir karakter bu kadar -çok affedersiniz- salak olabilirdi ya da aşırı bir temiz kalpli mi desem.

    İlk olarak neden ona Uğursuz dendiğinden başlayalım.Jean doğduğunda büyük bir fırtına kopmuş ve bu yüzden hastanedeki hastalar başka yerlere nakledilmek zorunda kalmış.Doktor da ailesine-doğduğunda böyle şeyler yaşandığı için- gerçekten uğursuz olmalı diyor.Ailesi de bunu çok komik buluyor ve kızın üzerine böyle bir takma ad kalıyor.Bir de büyüdüğünde sürekli sakarlıklar onu kovaladığı için bu isim iyice üzerine yapışıyor.

    Ve New York'a taşınma olayına gelirsek.Sebebini yazar kitabı sonuna kadar söylememekte dirense de ben şimdi söylüyorum.Jean bir cadıdır ve okulunda hoşlandığı çocuğa bir aşk büyüsü yapar ve fazlasıyla işe yarar.Oğlan aşık çocuktan sapık durumuna çıkar.Bu olaydan sonra büyü yapmayı kendine yasaklar.Ailesi de Jean buradan uzaklara gitsin de rahatlasın diye teyzesine yollar.

    Kuzeni Tory Jean'i kıskanır çünkü o bir cadı değildir.Bu yüzden hayatı ona zindan eder. Tory kadar sinir bozucu,şımarık,bencil,psikopat bir karakter daha tanımadım.Kızın kafasını duvarlara sürtmek istedim.

    Bir de yan evde oturan Zach var.Tory Zach'den hoşlanıyor Zach  de Jean'den.Jean Zach'in evlerinde çalışan bakıcıdan hoşlandığını düşündüğü için Zach'e kız hakkında tavsiyeler falan veriyor ama bir yandan da çocuğa abayı yakıyor.

  Zach ve Jean sürekli birlikte takılıyorlar ve oğlan bunu konserlere,yemeklere götürüyor,çevreyi falan tanıtıyor.Tabi herkes siz çıkıyor musunuz  diye soruyor.Jean de ısrarla yok sadece biz arkadaşız diyor inatla.Bu cümleyi o kadar çok okudum ki bir ara eğer bir daha biz arkadaşız cümlesi okursam kendimi şuracıkta öldürsem mi diye düşündüm.Tory bu olanlara daha da sinirlenip kıza resmen kan kusuyor.

        Bir zaman sonra Tory geliyor Jean'den özür diliyor. Ben çok yanlış davrandım falan da filan. diye özür diliyor.Jean de -yine çok affedersiniz- salak gibi buna inanıyor. Sarılıyorlar,gülüşüyorlar ve barışıyorlar.Zach de diyor ki bak inanma sana bir oyun oynuyordur,dikkatli ol (zeki çocuk kendini her yerde belli ediyor) ama bizimkisi yok efendim o değişti de böyle dedi de diye yine Tory'i savunuyor.Tabii sonunda Zach'in haklı olduğunu görüyoruz ve Jean yine kuzeninin böyle bir şey yapmasına çok şaşırıyor ve kızıyor.Hayır daha neyine şaşırıyorsun?

     Neyse en sonunda Zach diyor ki Jean ben seni seviyorum ama Jean hala ısrarla hayır sen bakıcıyı seviyorsun diyor (Ya sabır daha çocuk ne desin ha ne?!).Zach kızı öpünce o zaman aa evet beni seviyor bende seni seviyorum diye iş tatlıya bağlanıyor.

    Teyzesi de Tory'e kendi kızlarına kıyamadıkları için -ki kız Jean'in güya güçlerini almak için kollarından bağlayıp ağzını da tıkayıp kesmeye çalışarak kanını içmek istedi- bir çeşit yaz kampına ve seneye de bir yerlerde yatılı okula yolluyorlar.O işte böylece kapanmış oluyor.

        Uzun bir yazı oldu biliyorum ama kitap gerçekten sinirimi bozdu.Yazar işe biraz cadılık olayını ekleyerek daha heyecanlı kılmaya çalışmış ve başarılı da olmuş.Şahsen bu cadılık işe de olmasaydı kitabı hiç çekemezdim.Ve eğer kitap biraz daha uzun olsaydı sinirden ölebilirdim.

     

-SPOILER BİTTİ- 

Sevgilerle,

Kitap Gezgini